Kalkandelen’in “İstikbal” İlkokulu Yardımcı Müdürü Cüneyt Yahya:” 2020/21 okuma yılında beklentilerim, en başta okulumuzun çocuk sesleriyle yankılanmasıdır.”

Kalkandelen şehrinin en köklü okullarından biri olan “İstikbal” ilkokulunu ziyaret ettik. Türkçe ismi ile beraber, Türk dilinde eğitim gören öğrencileri ile de son yıllarda en üst safhaya ulaşmış bulunan okulun, 2017/2018 eğitim yılında görev başına gelen yardımcı müdürü Cüneyt YAHYA ile bir sohbet gerçekleştirdik. Bizlere ve değerli okuyucularımıza merak ettiğimiz konuları, aynı zamanda Koronavirüs ile mücadelede okul idaresi ve öğretmen kadrosu olarak nasıl başa çıktıklarını da dile getirdi..

Kendinizi tanıtır mısınız?

-İsmim Cüneyt Yahya, B.İ.Ö.O ‘İSTİKBAL’ da yardımcı müdürlük görevini sürdürmekteyim. İlk, orta ve üniversite eğitimimi doğduğum şehirde, Kalkandelen’de tamamladım. 2008 yılında, Güney Doğu Avrupa Üniversitesi’nde İngilizce dili ve edebiyatı bölümünü tamamlayarak 2008/09 okuma yılında B.İ.Ö.O “İSTİKBAL” ilkokulunda İngilizce Dili öğretmeni olarak göreve başladım. Öğretmenlik serüvenim 11 yıl, yardımcı müdürlük görevim ise 2 yıl olmak üzere, Kalkandelen’in en köklü ve en prestijli ilkokullarından biri olan ve hem Türkçe ismiyle hem de Türk dilinde verilen eğitim ile camiamızda özel statüsü olan “İstikbal’da” nerede ise 13 yılldır hizmet vermekteyim.

Yardımcı müdürü olduğunuz kurumda Türk eğitimi hakkında bilgi verir misiniz? Toplamda Türkçe eğitim veren öğretmen sayısı ve eğitim gören öğrenci sayısı ne kadardır?    

-Türkçe eğitim gören çocuklarımız, emanetimiz, okulumuzda eşit şartlar altında, hiçbir önyargı olmadan , tamamen anayasal haklarımıza uygun olarak eğitim görme imkanlarına sahiptir. Okul idaresi olarak, hem genel müdürümüz, hem diğer meslektaşlarımız bizlere her konuda destek oluyorlar. Elbette sorunlarımız var, fakat bunu bir gövde olup çözmeye yönelik hep iyimser olmuşuzdur. Bir Kalkandelen’li olarak, bu konuda şanslıyız diyebilirim.
Öğretmenlerimizin toplam sayısı 17 ve hepsi de branş öğretmeni niteliğindedir.
Türkçe eğitim gören öğrencilerin sayısına gelince, son zamanlarda rekor bir seviyeye ulaştığımızı söyleyebilirim. Birkaç yıl önce bu rakam 120’lerdeyken, günümüzde I-IX sınıflarına kadar toplamda 200’e aşkın öğrencimiz eğitim görmektedir

  Eğitim konusunda ne gibi sorunlarla karşılaşıyorsunuz?

– Başta gelen kitap sorunlarıyla beraber, bazen kadro, bazen müfredat, bazen de her sistem değişikliğinde olumsuzlukların çözümü epey enerji gerektiren bir badire meydana getiriyor. Ulaşım sorununu TİKA ve Kalkandelen Belediyesi’nin destekleriyle büyük ölçüde çözüme ulaşmıştır diyebilirim. Her dönemi kendi sorunlarıyla beraber, en iyi şekilde uğurladığımızı düşünüyorum

Bir bölümü Koronavirüs etkisi altında geçen 2019/20 eğitim yılını nasıl değerlendiriyorsunuz?

-Koronavirüs salgını dolayısıyla 14 Mart’ tan eğitime ara verildikten hemen bir hafta sonra, öğretmenlerimiz tamamen seferber olup,organize bir biçimde, değişik platformlardan öğrencilerimize ulaşıp, derslerden geri kalınmaması için büyük bir çaba göstermişlerdir. Bu süreçte online(naklen) derslere ilk tepki verenlerden olduğumuzu söyleyebilirim. Bu vesile ile, bu zor dönemde bu denli fedakarlığı yapan öğretmenlerimize bir daha kendi şahsi adıma ve okul idaresi adına teşekkür etmeyi borç bilirim. Keza velilerimizi ve tüm vatandaşlarımızı da göstermiş oldukları sabır ve güvenden dolayı tebrik ederim.

Karantin döneminde uzaktan eğitim esnasında süreç nasıl ilerledi? Öğretmenler ve öğrencileri derslerini ne gibi gerçekleştirdi?

-Karantin döneminde, bizler okul idaresi olarak öğretmenlerle sürekli irtibat sağlayarak, K. Makedonya C. Milli Eğitim Bakanlığı’nın talimatları ve kararları doğrultusunda öngörülen online eğitim platformlarını öğretmenlerimize tanıtıp, hemen uygulamalı olarak derslere geçiş yaptık. Okulumuzun elektronik adresinde resmi bir havuz sistemi oluşturarak, gerçekleştirilen derslerle ilgili  hem görsel hem de yazılı bir biçimde bilgilerin korunmasını sağladık ve gerçekleşen çalışmalarla ilgili her hafta için rapor hazırlayarak, çok şeffaf bir yönetim şekli meydana getirdik. Bu hem öğretmenler, hem veliler hem de bizler idare olarak, olağanüstü hal boyunca ve kısıtlamalarla geçen bir dönemin sonunda gerçekten çok olumlu sonuçlar verdiğini söylemek isterim.

Okulunuzdaki öğretmenlerden birinde Koronavirüs teşhisi konulduğunda ne gibi önlemler alındı?

-Bunu talimatlar doğrultusunda adımlar ne gerektirdiyse aynen uygulandı. Okulun tamamen dezenfeksiyonu sağlandı, Okulda belli zamanlarda bulunan şahıslar gönüllü karantinaya alındı ve şartların olgunlaşmasını bekledikten sonra,okul kurallara uyum sağlayarak faaliyet göstermeye devam etti.

Yeni eğitim yılından beklentileriniz nelerdir?

-2020/21 okuma yılında beklentilerim en başta okulumuzun çocuk sesleriyle yankılanmasıdır. Bir bahçe nasıl çiçeksiz düşünülemezse, okul da öğrencisiz bizlere çölü andırır. Yeni okuma yılı her şeyin başında, hem biz kadro olarak bu psikolojik bunalımdan kurtulup sevdiğimiz mesleğimize dönmek, çocukların okul bahçesinde oynayışını, onları gözlerindeki mutluluğu, o sevinci görmek ve yine de hayatın güzel olduğunu bilmek beklentilerimin başında gelir. Bu günlerden ders çıkardığım şeylerden en önemlisi, her şeyin başarı, varlık veya şan olmadığını kavramaktı. Dolayısıyla hayat her şeye rağmen güzeldir; yeter ki düştüğümüz yerden kalkmasını bilelim…

Son olarak okuyucularımıza iletmek istediğiniz bir mesaj var mı?

-Çok şey söylemek isterdim aslında. Öncelikle sizlerin bu inisiyatifinizi selamlamak isterim. Gençlerin sosyo-kültürel faaliyetlerde bulunması, kendi geleneklerine, örf ve adetlerine bağlı kalarak, milli duygularından kopmayıp, şartlar ne olursa olsun bir şeyler üretme peşinde olmaları beni hayli duygulandırmıştır. Okurlarımıza, özellikle gençlerimizi her zaman teşvik etmelerini temenni ederim. Hızla gelişmekte olan bu çağda haberleşme bir güçtür, bilgi refakatçımızdır.  Makedonya Türkleri olarak sağduyulu olmamız, milli değerlerimize biraz daha sıkı sarılmamız ve bu değerleri korumamız gerekmektedir. Aksi takdirde ata yadigarı olan bu topraklarda var olmamız daha da zorlaşacaktır. Unutmayalım ki bir toplum, dili, dini, tarihi, kültürü , örf ve adetleriyle var olabilir ancak.

Röportaj: Halisa Musli 

                Dilek Ramadani